I'm an English teacher.Hadi leeeeen :P

Bütün arkadaşlarım birer ikişer öğretmenlik yoluna giriyolar.Biz formasyona giderken hocalar sorardı kaçınız öğretmen olmak istiyo 60 kişi sınıf allah seni inandırsın 2 bilemedin 3 kişi parmak kaldırırdı.Kime sorsan yok abi ya n'örtmen olcam,şöle dış ticaret firması olur avrupa firması dış ilişkiler olur öle şeler istiorum ben,buna da ölesine geliorum diodu.Nooldu ballim kriz vurdu,vurmasa da gerçek iş dünyası öle örenciyken sabancıda çalışcam hayalleri kurmakla olmuyodu herkes bir iki yollamaya başladı kolejlere cv,ben bizzat kendim de dahil.Kimisine tuttu,kimisi ben gibi hala beklemede.Ama ciddi ciddi düşünüyorum acep benim bünyeden öretmen çıkar mı???Bak işte o konuda ciddi şüphelerim var.

Şimdi bu öğretme işi,iyi İngilizce bilmekle(ya da herhangi başka bi alan sen koy yerine)olan bişey değil,tamamen farklı.Neyi nası öretceni bilmek lazım,hani ıcık cıcık gramer bilmek bunu beyinlere sabırla zerk etme yeteneğin olması lazım.Evet ben iyi ingilizce konuşurum,okurum yazarım ama artık hele hiç gramer die bişey kalmamış.Biz onu öğrendik bitti,kural kaide devri kapandı bizim için bi noktadan sonra,otomatiğe girdi o.Hani bi yabancıyla konuşurken hiç dikkat etmem öle ama gramerine göre cümle kurayım bilmemne.O lise dönemindeydi.Dil sınıfıydık ya bi de böle egzantirik cümle kurcaz yarışcaz die nası kasardık böle.In order that,despite the fact thatle falan bağlardık cümleleri,höööh.Hoca yavrum tamam bilionuz da economy in language die cıs cıs cırlardı.Ben üniversitede,az buçuk yurtdışına çıkınca iki yabancı görünce anladım ne demek istediğini .Bıraktım o işleri dediği gibi e ingilizce oldu sana zenci ingilizcesinden hallice.Dediği gibi hocanın başlıosun kısaltmalarla konuşmaya,because bile coz oluyo.Bi süre sonra ne uraşcam diosun tenseleri kaldırıosun,zaten yurtdışı tecrüben yoksa da artık bizim televizyonlarımız bile amerikanlaştı çok yabancı yayın izliosan acık dili kapma yeteneğin de varsa sonra otomatik amerikan gençlik argosu konuşmaya başlıosun al sana.Hele ki yabancı arkadaşların varsa bunlarla chatleşme gibi bi olayın varsa daha beter,hızlı yazma kültürünün bilinmesi gereken bi yer msn zaten.Yazın da bozuluyo.I don't know yazmaya kim uğraşcak o oluyo dunno,ne bilim howzit gal,gonna talk to u later,luv ya,gibi bişeler çıkıo ortaya :)İşte böle yapa yapa öğretmenliğin gerektirdiği o formal bilgileri kaybetmişim haberim yok.Ben bunu nerde anladım gelioruz o olaya

Benim aney de ingilizce öğretmeni.Kuzenim var işte 6.sınıfa gidiyo.Bigün araradı bu ben açtım.Halamı versene gazelle abla.Dedim yok halan evde noldu.Ödev sorcaktım ingilizce.Laaaaan ,beni adamdan saymıon mu,koskoca diplomam var lan benim sorsana bana eşşek sıpası dedim.Kem küm ya halam olaydı ama falan dedi bu.Hööyt sor ulan dedim,kös kös sordu mecbur.Konu zor bi konu değil de bak dinle rezilliği dinle ahaha.Şey ödeviymiş,şunu yapmalıyız bunu yapmalıyız dicekler ingilizce.Nedir o da I must go to school,I mustn't speak at class gibi cümleler.Sordu bu ben söledim hepsini.Mustn't kalıplı cümleye geldik.Bu nası yazılıo ki o dedi.Dedim m.u.s.n't.Ya emin misin gazelle abla dio garibim hala.Salak böle tabi yaz hade dedim,ok dedi kapadı bu.Ama işte anlattığım durum nası bozulduysa yazım artık sen kalk koskoca üniversitesinden amerikan kültüründen mezun ol bi doğru mustn't yazama ahahaha.Hadi ben farketmedim bi allahın kulu hoca da demez mi ki kızım yuh buraya gelmişin mustn't yazılması gereken şeyi sen musn't yazıon kendine gel die.Yok düzelten de olmayınca ben mutlu mesut heryere musn't yaz,üstüne kalk bide çocuğun ödevine yazdır.Bide gıcık öğretmen cinsi vardır ya bişeyi yanlış yaz gramer cümle de doğru olsa hepsini yanlış sayar ya,bunların da öğretmeni böyleymiş.Bu salak da,gerizekalı lan sanane,(sen kendine bak başkasıyla ne uğraşıyosun)sınıfa gitmiş,ödev teslim etcekler,yanındakine bakmış mustn't yazıo beriye bakıo öle yazıo.Bu demiş ki lan hepiniz yanlış yazmışsınız,ben gazelle ablama sordum o musn't dedi ingilizce öğretmeni o.Uçurumdan anlatayan koyunun arkasına giden sürü misali bütün sınıf kağıdı değiştirmişler mi sana.Öğretmen de gıcık tabi hepsine sıfırı basmış,öle puan kırma falan da değil.Bi de böle ota boka velilerin ayaklandığı okulu bastığı bi okul,benimkiler ayda yılda bir zorla giderlerdi veli toplatısına,şimdiki veliler de bi acaip ha.Birer ikişer damlamışlar,nedir bu kötü not hocanım diye,hoca demiş böle böle yanlış yazmışlar.E kimin başının altından çıktı,zaten bebelerden biri bizim kuzenin adı verince bu da dakkasına sat beni gazelle ablam böle dedi diye.Buyur şenliğe,buyur rezilliğe.Yengem arıyo beni hem gülüyo hem ne biçim ingilizce öğreymenisin zuhaha altıncı sınıf ingilizcesi bile beceremion rezil olduk senin yüzünden diyo.Şimdi sen söle benden ingilizce öğretmeni olur mu olmaz mı???Bence sakata gelir benim yetiştirdiğim çocuk ahahaha.Pislik yaparım kesin küfür neyim öğretirim sabiye sübyana ne o mr and mrs brown are going to the seaside çok sıkıcı:)))Zaten başvurduğum kolejler bunu hissetmiş olcaklar ki almadılar beni hahahahah.Banane lan öğretmiyorum herkesin ingilizcesi kendine.Zaten bundan sora da sırf kendi amaçlarım için ne bilim yazın gidip güney illerde yakışıklı turist tavlamak için neyim kullancam dilimi,türk erkeği yapınca afferim de ben yapınca nie olmuyo,yürrü beeeee cinslere eşitlik ahaauheueheue

La bide benim staj maceralarım vardı du bi ara da onu anlatayım :))))